Dinlemeyi bileceksin

Konuşmayı dinlemek başlı başına bir yetenektir. Birisi bir şey konuşurken onu dikkatli dinlemek lazım. Dikkatli dinlemek nasıl olur?

 Hani derler ya “kulağını dört açacaksın”. Hayır, değil dört, on dört de açsan, tek başına konuşmayı dinlemeye kulak yetmez. Kulak ile beraber gözünü de açacaksın.

Kulak elbette çok önemli hata olmazsa olmazlardandır. Duyamadıktan sonra zaten olmaz. Ama iyi bir dinleyici olmak için konuşmacıyı dinlerken hareketlerine de dikkat etmemiz gerekir. Konuşmanın değil bir kelimesini bir harfini dahi yanlış duyarsak konuşmanın anlamını kaçırmış oluruz. Konuşmacı konuşurken onun mimiklerine, el-kol hareketlerine, göz-kaş hareketlerine yanı vücut diline de dikkat etmemiz gerekir.

Konuşmak ne kadar önemli ise dinlemek ondan daha fazla önemlidir. Etrafımızdaki başarılı insanlara dikkat ettiğimizde; onların iyi birer dinleyici olduklarını hemen fark ederiz. Bu da bize başarının temelinin dinleyebilmek olduğunu gösteriyor.

Yine etrafımızda çok şahit olduğumuz şu söz vardır.”O kadar söyledik, dinlemedi ki” Konuşanı dinliyormuş gibi yapıp dinlememek çok yanlış bir davranış olur. Bazı kimselerde konuşurken karşısındakinin kendisini dinlediğinden emin olmak için ya devamlı “tamam mı, öyle değil mi” diye dinleyene tasdik ettirir veya el temasında bulunur.

Dinleyici konuşmacının konularından habersizse veya sevmediği bir konu ise veya kafasında başka düşünceler var ise çekinmeden güzel bir dil ile konuşmacıya bunları bildirmesi en doğru davranış olur. Dinliyormuş gibi yaparak ara sıra başını sallayarak veya “ha” evet” gibi sözlerle konuşmacıyı aldatmak doğru bir davranış değildir.

Adam oğlunu karşısına almış tecrübelerini, doğru ve yanlış olan davranışları anlatıyor, oğlu sessizce dinliyormuş. Konuşması bittikten sonra oğluna:

-Tamam, mı, oğlum demiş. Oğlu:

-40 tane oldu, demi ş. Baba:

-Oğlum sen benim nasihatlerimi mi saydın, deyince; oğlu:

-Sen konuşmaya başlayalı bizim köpek 40 tane sinek yakaladı, demiş. İşte dinleyiciler bu oğul gibi yapmamalı.

Genellikle insanlar dinlemekten çok konuşmayı sevdiklerinden bilhassa konferans dinlerken konuşmacıya sonunda soracakları soruları düşünürler. Bunu düşünürken de konferanstan bir şey anlayamazlar. Zaten konuyu anlayamayanlarda konuşmacıya mantıklı sorular soramazlar.

İyi bir dinleyici olabilmek için konuşmacıyı dinlerken ona odaklanmalı ve başka bir şey düşünmemelidirler.

Kendim öğrencilik yıllarımda derste gözümü öğretmenlerimden ayırmazdım. Sınav geceleri arkadaşlarım gece yarılarına kadar ders çalışırken ben bir saat çalışır uyurdum ve sınavlarda da yüksek notlar alırdım. Öğretmelik hayatım boyunca da öğrencilerime bunu aşılamıştım. Bunun karşılığını da şükürler olsun gördüm.

YORUM EKLE

banner115