GÜNDEM

CENNET GİBİ

CENNET GİBİ

Yaşam kalitesini artırmak çok kolay da yetkililer, yasalar izin vermiyor. Ne yapmalıyız peki? Kısaca anlatayım.
Yazın fotoğrafta gördüğünüz gibi bir köye gittim. Tüm tarlaları baraj altında kalmış. Köyün olduğu yerin hemen bitiminde ormanlık dağlar başlıyor. Altta verimli toprak olmadığı için orman da orman değil. Bir nevi çalılık.” Bu ağaçlar bizim çocukluğumuzdan beri böyle,” diyorlar.
Gurbetteyiz annem babam köyümüz diye geliyor fakat evimiz 35 mirasçı. Ne satıyorlar ne de alıyorlar. Hemen hemen hepsi bakımsızlıktan çürümeye yüz tutmuş evler. Çoğunun bahçesi yok. Annem her bahar geliyor, evin önündeki yüz metre karelik küçücük bahçeye bir şeyler ekeceğim diye uğraşıyor. Köyün klorlu içme suyuyla sulamaya çalışıyor. Su yetmiyor diyen köylülerle hır gür ediyorlar. Bir kilometre aşağıda da tatlı su var. Fakat getiren yok. Birkaç tane küçücük bahçe için de getirmeye değmiyor, üstelik çok masraflı. Aynı zamanda kimlerden kimlerden izin alacakmışsın. Onlar da verirlerse…
Ülkemizin yüzde yetmişi böyle dağlık taşlık, tarıma elverişli olmayan yerler.
Bu köylülere, bu köylü olup da gurbette olanlara köyden baraja kadar olan yerleri iki bin, üç bin metre kareden az olmamak koşuluyla planlanıp, yolları yapılsa; alt yapısı, elektrik suyu getirilip buralar bu köy kütüğüne kayıtlı kişilere çok cüzi bir biçimde satılsa dağıtılsa… Apartman yönetmeliği gibi buraların da nasıl kullanılacağı belirlense… Sözgelimi bir parsele bir evden başka yapamazsın, kat çıkamazsın, komşu sınıra beş metreden yakına ceviz dikemezsin gibi gibi…
Özellikle emekli olanlar, “Allah deriz Allah! Yaz kış buradan gitmeyiz. Kendime yetecek kadar tavuk, iki koyun iki keçi… Bahçesine torunlarımın seveceği birçok meyve ağacı dikerim, dallarına salıncak kurarım… Öyle olursa şimdi anne zoruyla gelen torunlarım her yaz koşarak gelirler. Bir bölümünü sebze meyve bahçesi yaparım… Siz, bize cenneti tarif ediyorsunuz…”dediler.
Buraların çoğu ya köy merası ya da devlet arazisi. Bu insanların gidecek başka yerleri yok. Emekliye ayrılmış, köyüne ev yaptıracak arsa yok. Bu insanları çok katlı şehirlere yönlendirmenin amacı nedir? Arsa fiyatları evin maliyetini geçiyor. Ülkemizin her yeri deprem bölgesi. Hiç olmazsa depremdeki korkunç manzaraların önüne biraz da olsa geçmiş oluruz.
Devletin mühendisi var mimarı var. Tek engel yasada… Yasada, tüzükte ufak bir değişiklik.
Bu ülkeyi cennet gibi yapmak bizim elimizde değil mi? Haşa cennet değil. Çok güzel, yaşanacak yer…
Böyle bir uygulamaların insanlarımıza, ülkemize yararları nelerdir?
Sizin köylerde de böyle uygun yerler var mı?

-Cahit Kaya